Chris Camillo

Yıllar boyunca pek çok piyasa kitabı okudum, ancak sadece birinin benim üzerimde önemli bir etkisi oldu. Peter Lynch’in yazdığı Borsada Tek Başına. Benim için ana tema, günlük yaşamda yatırım arama kavramıydı.

Yüksek inançlı bir fırsata sahip olduğumda, işlemde %95+ güvene sahip olduğum noktaya gelebilirim. Yine de bu kadar yüksek bir güven olsa bile, bu işlemden mutlaka para kazanacağım anlamına gelmez. Oyunda her zaman dış faktörler de vardır.

Kesinlikle haklı olduğum bir durumda pozisyonumun çoğunun kapanmasına izin vermiştim. Bana bu işte öz güvenin çok önemli olduğunu gösterdi. Dış faktörlerin. öz güvenimi etkilemesine izin vermemeliydim. Ne yapmam gerektiğini biliyorum ama yapabilmek başka bir şey.

Eskiden piyasanın benim bilmediğim bir şeyi bildiğini düşünürdüm. Bu artık hep kafamdan uzak tuttuğum bir düşünce. “Senin bilmediğin bir şeyi bildiklerini düşünerek asla bir pozisyondan çıkma.

İşlemci olmak isteyen birine tavsiyen ne olur?

Geçmişinizde muhtemelen derin bir uzmanlık geliştirmek için aşırı miktarda zaman harcamak isteyeceğiniz bir bilgi ve yoğun ilgi alanı vardır. Eğer bunu yaparsanız, o zaman genelciyi alt edebilirsiniz ve çoğu piyasa katımcısı genelcidir. Başarılı olabileceğiniz bir niş bulmalısınız. Yeni bir işlemciye şuları sorardım: Nişin nedir? Uzmanlığın hangi alanda? Tutkunuz olduğu için günde dört saatinizi onu araştırmaya ayıracak mısınız?

Başarılı olmak için işlemciler kendi piyasa yaklaşımlarını bulmalıdırlar.

Zarar eden bir işlemi kötü bir işlemle karıştırmayın; bunlar ille de aynı şey değildir.

Yatırımcılar kendilerine şunu sormalıdır: “İşlem metodolojimin ve sürecimin beni piyasalarda kazanan yapacağından emin miyim?” Eğer cevap güçlü bir “evet”ten daha az bir şeyse, yaklaşımlarında daha yüksek bir öz güven seviyesine ulaşana kadar risk sermayelerini sıkı bir şekilde sınırlamaları gerekir.


Marsten Parker

Satın aldığım ilk kitaplardan biri Alexender Elder tarafından yazılan Trading for Living idi.

Parker’ın görüşleriyle de tutarlı olduğuna inandığım optimizasyonla ilgili temel sonuçlarım şu şekilde özetlenebilir:

  1. Herhangi bir sistem, optimizasyon yoluyla çok karlı hale getirilebilir. Geçmişte iyi karlar gösterecek şekilde optimize edilmeyen bir sistem bulursanız, tebrikler, yeni bir para makinesi keşfettiniz. (işlem maliyetleri aşırı olmadıkça tersini yaparak) Bu nedenle, optimize edilmiş bir sistem için o inanılmaz geçmiş performansa bakmak güzel olabilir, ancak çok fazla bir şey ifade etmez.
  2. Optimizasyon, her zaman, bir sistemin gelecekteki potansiyel performansını, genellikle geniş bir marjla abartacaktır. Dolayısıyla, optimize edilmiş sonuçlar sisteminin kerametini değerlendirmek için asla kullanılmamalı.
  3. Çoğu sistem değilse de birçok sistem için optimizasyon, gelecekteki performansı sadece marjinal olarak geliştirebilir.
  4. Optimizasyonun herhangi bir değeri varsa, bu olsa olsa sistemdeki parametre değerlerinin seçilmesi gereken aralıklar için geniş sınırların tanımlanması olabilir. İnce ayar optimizasyonu, en iyi durumda, zaman kaybı ve en kötü ihtimalle kendini kandırmak olur.
  5. Yukarıdaki hususlar göz önüne alındığında, sofistike ve karmaşık optimizasyon prosedürleri zaman kaybından öteye gitmez. Eğer anlamlı bir bilgi sağlanacaksa, bunu en basit optimizasyon prosedürü sağlayabilir.

Risk yönetimi, sistematik işlemciler olduğu kadar olmayanların da başarısı için önemli bir bileşendir. Yıllar içinde Parker, sürecinin bir parçası olarak birden fazla risk kontrol kuralı benimsedi:

  1. İşlem stopu
  2. Sistem durdurma
  3. Pozisyon boyutlandırma ayarları

Michael Kean

Daljit Dhaliwal şu yorumu yaptı: “Michael benzersizdir, çünkü çok farklı iki yaklaşımı birleştiri: bir tarafta uzun hisse senetleri ve diğer tarafta müthiş bir kısa strateji. Her ikisini de yapabilme yeteneği, bir kişi olarak, uyum yeteneğinin ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor ve uyum yeteneği spekülasyon oyununda kritik önem taşıyor.

İşlemci olmak isteyen birine ne tavsiye edersin?

  • Israrcı olmalısınız. İyi bir avantaj elde etmenin uzun bir yol olduğunun farkına varın.
  • Nerede üstün olduğunuzu bilmeniz ve işlem sürecinizi bu uçta geliştirmeniz gerekir.
  • Hatalarınızdan ders çıkarma konusunda harika olmalısınız. Yaptığınız her hatayı ondan bir şeyler öğrenene kadar analiz edin ve sonra öğrendiklerinizi sürecinize dahil edin.
  • Zor zamanları atlatabilmek için işlemciliği seviyor olmalısınız.

Bir kaybetme evresindeyken farklı bir şey yapıyor musun?

İşlemlerime devam ederim ama işlem başına riskimi azaltırım. İyi bir girişte genellikle %1 risk alır ve sonra 30 baz puana indiririm.

Uygun risk yönetimi iki katmanı kapsar: Bireysel işlem seviyesi -herhangi bir işlemdeki zararı sınırlandırır- ve portföy seviyesi. Portföy seviyesinde de iki bileşen vardır.

İlk olarak, bireysel işlemlere benzer şekilde, bir bütün olarak portföy için zararı sınırlandıran kuralları vardır. Bu tür kurallar, bir hesap erimesi derinleştikçe riski azaltmak için tanımlanmış bir süreci veya işlemin durdurulduğu belirli bir yüzde kaybı içerebilir.

Portföy seviyesinde risk yönetiminin ikinci unsuru portföy kompozisyonu ile ilgilidir. Birbirleriyle korelasyonu yüksek olan pozisyonlar, mümkün olduğu ölçüde sınırlı olmalıdır. İdeal olarak portföy birbirleriyle korelasyonu olmayan ve daha da iyisi birbiriyle ters korelasyonda olan pozisyonu içermeldir.

Yatırımcıların sadece alım satımlarına odaklanmaları değil, aynı zamanda bu alım satımların bir portföyde nasıl birleştiğine de dikkat etmeleri gerekir.

İşlemcilerin özellikle iyi performans gösterdikleri dönemlerde özensiz davranmaya yatkın olmaları olağandır. Böyle bir süre güçlü performans döneminin aklınızı çelmesine izin vermeyin.


Pavel Krejci

Bir hissenin olumsuz haberlerin etkisini üzerinden atma kabiliyeti başlı başına bir yükseliş göstergesidir.

Kazanan işlemciler, sonuçlardan kendilerinin sorumlu olduğunu bilirler. Öte yandan kaybeden işlemcilerin hep bir mazeretleri olur.

Piyasalarda başarılı olmak için rahat bir şekilde işlem yapabileceğiniz bir metodoloji bulmanız gerekir.

Birçok işlemci, daha az alım satım yaparak, marjinal alım satımları atlayıp yüksek olasılıklı fırsatları bekleyerek performanslarını artırabilir.


Bir işlemci olarak başarılı olmak, sıkı çalışma, doğuştan gelen beceri ve doğru psikolojik özelliklerin bir bileşimini gerektirir.

Çalışan bir piyasa üstünlüğüne sahip bir metodoloji geliştirebilen ve bunu sıkı risk yönetimiyle birleştirebilen o azınlıktaki piyasa katımıcıları için, işlem başarısı zorlu olsa da ulaşılabilir bir hedeftir.